15 Ekim 2012 Pazartesi

Geçmişi bilmeyen geleceğini göremez-xıı

Müteahhit çalışanlarından yönetimi devraldığını iddia edenlerin yanıldığı nokta Hazirun Cetveli
-Neveser’deki ilk daireler kaba inşaatın devam ettiği günlerde 2007 yılı içinde satın alınmıştı. İlk oturum ise elektrik, doğalgaz ve suyun olmadığı, henüz asansörlerin monte edilmediği günlerde (sadece eşya taşınarak) Haziran 2008’de başlamıştır.
-Aynı yılın sonbaharına gelindiğinde; sosyal tesis ve peyzaj alanındaki inşaat çalışmalarının
 devam ettiği bir ortamda oturum başlamış ve kısa sürede doluluk oranı artmıştır.
-Eylül 2008 tarihine gelindiğinde müteahhit temsilcilerinin yazıları ile ilk Genel kurul toplantısı düzenlenmiştir.
-Müteahhit çalışanları olan Cüneyt Turkut ve Abdülkadir Turkut; ilk site yönetimin oluşturulduğu 21.09.2008 tarihli Genel Kurul toplantısında site inşaatının tamamlanabilmesi için kendilerinin yönetimde bulunmaları gerektiği konusunda ısrarcı olmuşlar,
-Kendilerinin yönetim kurulunu oluşturmamaları halinde inşaatın uzayabileceği vb. anlamında tehdit olarak algılanacak ifadeler kullanmışlar,
-Daha önce sitede oturma kültürü olmayan Neveser’in ilk sakinleri olarak bizler de istemeyerek müteahhidin çalışanlarının yönetime gelmelerine razı olmuştuk,
-Devam eden dönemde inşaat süreçlerinde yaşanan aksaklıklar, müteahhit çalışanları olan yönetimin verdiği sözlere rağmen eksik ve ayıplı işlerin bir takvime bağlanamaması site sakinlerinin tepkilerine neden olmuş,
-Müteahhit çalışanlarından oluşan yönetimin 25.01.2009 tarihinde düzenlediği Genel Kurul toplantısında:
      *İlk olarak Divan Heyeti seçilmiş ve Hazirun Cetveli kontrol edilmiş,
      *İlk tartışma Hazirun Cetvelinin oluşturulmasında çıkmış,
      *Müteahhit çalışanı olan yönetim kurulu; sadece kendi belirledikleri Blok Temsilcilerinin Hazirun Cetvelini imzalayabileceği iddiasında bulunmuş,
      *Toplantı tarihinden önceki dönemde, oturum sayısı yarıdan fazlayı geçen blok sakinlerinin Kat Mülkiyeti Kanunu ve Yönetim Planı esaslarına uygun olarak kendi bloklarında kendi aralarından “blok temsilcisi seçme taleplerine “ yönetimin kasıtlı olarak cevap vermemesi üzerine, Yönetimin Planının öngördüğü süreler içinde kendi Blok Temsilcilerini seçmişler,
      *Yeni Blok Temsilcileri yönetime iletilmiş,
      *Ancak yönetim; blok temsilcisi seçimi konusunda kendilerinin bir çalışma yapmadığını, kendilerinin düzenlemediği toplantılarda seçilen Blok Temsilcilerini tanımadıkları iddiasında bulunmuşlar,
      *Müteahhit çalışanı yönetimin bu iddiası üzerine çıkan tabloya göre; bir çok blokta daire sayısının yarısından fazla miktarda Kat Maliki bulunmasına rağmen, blokların neredeyse bütününde (Kat maliki/Neveser sakini olmadıkları halde) müteahhit çalışanı Cüneyt Turkut, Abdülkadir Turkut ve Eda Günkızıl Blok Temsilcisi olduklarını iddia etmişlerdir.
      -Örneğin on oturan daire sahibinin bulunduğu bir blokta, yönetime (Blok Temsilcisi seçimlerinin yapılması için) gerekli müracaatta bulunulmuş, ancak yönetim (yeni blok temsilcisi seçimi için) toplantı düzenlememiş, bunun üzerine bloktaki daire sahipleri temsilcilerini kendi aralarında seçerek yönetime sonucu iletmişlerdir. Söz konusu seçim sonuçlarını bugünün yönetiminde bulunan Blok Karar Defterlerinde görmek mümkündür. Yönetim ise bunu kabul etmiyorum (on daireli blokta, on daire sahibi bulunmasına rağmen) sizi ben temsil ederim iddiasını sürdürmüştür.
      *Genel Kurul Toplantısının henüz başındayken Hazirun Cetvelinin imzalanması aşamasında; bir taraftan bloklarda oturmayan üç müteahhit çalışanının (bloklardaki daire sakinlerine rağmen) blokları ben temsil ederim, daire sahiplerinin Blok Temsilcisi olmasını kabul etmiyorum iddiasında ısrar etmesi, diğer taraftan bloklarda oturanların kendi aralarından seçtikleri Blok Temsilcilerinin Hazirun Cetvelini imzalamak istemeleri üzerine Genel Kurul Toplantısı gündeme geçilemeden kilitlenmiş,
      *Bunun üzerine tecrübe sahibi olan Divan Başkanı; toplantıya katılanları sakinleştirerek; “Hazirun Cetvelinin yönetimin istediği şekilde imzalanmasını, toplantının (gündeme uygun olarak) başlamasını, gündemin teklifler bölümünde daire sakinlerinin önerilerinin alınacağını vb.”  vurgulaması üzerine toplantı başlamış,
      *İlk olarak müteahhit çalışanlarının oluşturduğu gündemin değiştirilmesi ve Blok Temsilcilerinin kimler olacağı, Hazirun Cetvelinin buna göre düzenlenmesi önerileri Divan kurulu tarafından değerlendirilirken, çıkan tartışmalar üzerine müteahhit çalışanları toplantıyı terk etmişlerdir.
      *Müteahhit çalışanı yönetim kurulu üyeleri o sırada Divan Kurulunun önünde bulunan Hazirun Cetvelini de beraberinde götürmüş,
-Bu aşamadan sonra Divan Kurulu toplantı salonunda bulunan Blok Temsilcileri için yeniden sayım yapmış,
-Divan Kurulu tarafından Blok temsilcilerinin seçimlerine ilişkin belgeler kontrol edilmiş, Hazirun Cetveli yeniden imzalanmış ve toplantı için yeter sayısının bulunduğunu belirlemiş,
-Toplantı usulüne uygun olarak tamamlanmış, yönetim ve denetim kurulları yeniden oluşturulmuştur.

Burada müteahhit çalışanı eski yönetimin iddiasına tekrar vurgu yapmak gerekirse; müteahhit çalışanları “bloklarda ne kadar oturum var bu önemli değil, satılan daire sayısı yarıdan fazlayı geçse dahi, hatta on dairelik blokta on daire sahibi otursa bile,   oturanları (blok sakini olmasam bile) ben temsil ederim”, kendi kendimi yönetim olarak seçerim” iddiası belgeler incelendiğinde görülebilecektir.
Bir diğer önemli konu; yönetim oldukları iddiasında bulunan müteahhit çalışanları bir yıl süre ile ve sonrasında yönetimi devraldığı iddiasında bulunanlar Site Yönetim Planına göre üç ayda bir yayımlamak durumunda oldukları Denetim Raporunu bir kez dahi yayımlamamışlar ve yıllık toplantılarında yönetim ve denetim kurullarını bir kez dahi ibra etmemişlerdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder